Sıhhat Bakanlığı Halk Sıhhati Genel Müdürlüğü’nde nazaranvli diyetisyen Melek Atabey, ramazanda sağlıklı beslenme kurallarına devam edilmesi gerektiğini bildirdi.
???????Hekimevi Bahçesi’nde düzenlenen aktiflikte konuşan Atabey, ramazanda beslenme tertibinin değiştiğini belirterek, sağlıklı beslenmek için unsurların değişmemesi gerektiğini vurguladı.
Sağlıklı beslenme kurallarına dikkat edilmesini isteyen Atabey, “Bir anda fazlaca fazla yemek, epeyce süratli yemek, bol su içmek ya da az su içmek epey fazla apansız yemek üzere sorunlar birtakım sindirim problemleri ve hazımsızlık sıkıntılarını birlikteinde getirebilir” diye konuştu.
İFTARI AÇTIKTAN daha sonra 15 DAKİKA ORTA VERİN
İftarda evvela bir bardak suyla iftarı açtıktan daha sonra bir hurma ya da bir zeytin yemenin hayli yeterli bir seçenek olacağının altını çizen Atabey, bu ortada kan şekerinin de dengeleneceğini, daha sonrasında hayli baharatlı olmayan bir çorbayla iftara devam edilmesinin uygun bir tercih olacağını söylemiş oldu.
Çorbanın midede yumuşak bir geçiş sağlayarak, hazımsızlığı önleyeceğini belirten Atabey, konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Hurma, su ve çorbadan daha sonra dikkat etmenizi istediğimiz bir nokta var ki o da 15 dakikalık bir mola vermek. Kan şekerinizin fazlaca ani yükselmesini önlemek birtakım sıhhat sorunlarından kaçınmak ismine çorbanızı içtikten daha sonra yaklaşık bir 10-15 dakikalık orta vermenizi rica ediyoruz. daha sonrasında da tüm gün süren 15-16 saatlik açlığın üzerine de gerekli olan protein muhtaçlığımızı karşılayacağız iftarın ikinci kısmında aslında.
Et yemeği olabilir ya da bir zerzevat yemeği, yanında yoğurt tercih edilebilir. Protein açısından zenginleştirmek hedefiyle, bir kuru bakla yemeği olabilir. Zerzevat yemeği tercih edecekseniz yanında kesinlikle yoğurt tüketin. Etli zerzevat yemeği olabilir. İftarımızın ikinci kısımda da aslında bedenimizin muhtaçlık duyduğu kas kaybını önlemek ismine yeterli bir protein kaynağı alacağız ve iftarımızı bu türlü ikiye bölerek tamamlayacağız.”
TATLI HAFTADA 1-2 SEFER
Ramazanda tatlı tüketim ölçüsü konusunda dikkatli olunmasını isteyen Atabey, “Yasak yok lakin tüketim ölçüsüne dikkat edeceğiz. Haftada 1-2 defayı geçmemek kaydıyla sütlü tatlı tüketebiliriz. Az şekerli meyve tatlıları, az şekerli güllaçlar ya da dondurmalar, az şekerli tercih edebiliriz.” dedi.
Tatlının iftardan 1-2 saat daha sonra tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Atabey, iftardan daha sonra orta öğünde kuru yemiş, kuru meyve, olağan meyvenin tercih edilebileceğini belirtti.
Yemekten daha sonra yarım saatlik yürüyüşlerin aslında hazımsızlık sorunlarının de kilo alımlarının da önüne geçeceğini anlatan Atabey, “Sıhhat sorununuz yoksa doktorunuza danışarak yürüyüş yapmanızı tavsiye ederiz.” diye konuştu.
Ramazanda 15-16 saatlik açlığın akabinde iftar orta ve sahur biçiminde 3 öğün yapılması gerektiğini vurgulayan Atabey, şunları kaydetti:
“Sahur öğününü asla atlamamız gerekiyor. Sahur öğününde de yapmamız gereken üç kıymetli nokta var hatırlamamız gereken. Tok tutacak yeterli kaliteli bir protein kaynağı, âlâ kaliteli bir karbonhidrat kaynağı, bol posalı tam buğday ekmeği üzere. Yanına da bir daha düzgün kaliteli yağlar. Örneğin fındık fıstık, zeytin üzere şeyler tercih edilebilir.
Şayet sahurda bir yemek tercih ediyorsanız epeyce baharatlı olmayan bir çorba yanında bir zerzevat yemeği, yanında yoğurt ya da ayran güzel bir tercihtir. Sahurda kahvaltı tercih edeceksek de kesinlikle haşlanmış yumurta az tuzlu peynirler yanında 1-2 dilim tam buğday ekmeği ve bir kaç bardak su kâfi olacaktır.
Çok demli çay içmeyiniz. 2-3 bardaktan fazla su içmenize gerek yok. Bu yalnızca böbreklerinizi yormamıza niye olur. Sıvı tüketiminizi iftar ve sahur ortasına yerleştirmeniz gerekir. bir daha sahurda epey baharatlı şeyler tüketmemek sonraki gün susama hissini engelleyecektir.”
‘5 BESİN KÜMESİNİ İHMAL ETMEYİN’
Ramazan boyunca günlük hayatta tüketilmesi gereken et, süt, zerzevat, meyve ve tahıl mamüllerinin tüketilmesine devam edilmesi gerektiğini belirten Atabey, “İftar ile sahur içindeki orta öğünde kesinlikle meyve tüketimine dikkat etmenizi öneririm. Zira günlük posa alımını sağlamazsak ramazanda birtakım kabızlık, sindirim sorunları, hazımsızlık sorunları üzere sorunlarla karşılaşıyoruz.” dedi.
‘EN DÜZGÜN İÇECEK SU’
Ramazan boyunca insan bedeni için günlük alınması gereken 2,5-3 litre sıvı gereksiniminin kesinlikle karşılanmasını isteyen Atabey, en yeterli sıvı tercihinin su olacağını söylemiş oldu. 2,5-3 litrenin tamamını su olarak tüketmek zorunda olunmadığını söz eden Atabey, “Tabi ki sodalar tüketebiliriz, içerisine limon dilimleyebiliriz. Zencefil dilimleyebiliriz. Şayet seviliyorsa taze sıkılmış meyve suları tercih edilebilir. Ayran kefir bir daha güzel tercihlerdendir. Çok şekerli olmayacak biçimde komposto hoşaf olarak tercih edebiliriz” diye konuştu.
‘PORSİYON ÖLÇÜLERİNİ DEĞİŞTİRMEYİN’
Ramazan boyunca sağlıklı beslenmenin temel unsurlarının asla değişmeyeceğini belirten Atabey, emelin kilo almak ya da vermek olmadığını belirterek, kilo denetimini sağlamanın kâfi olacağını kaydetti. Atabey, “Porsiyonlarınızı artırmanız ya da azaltmanıza gerek yok. Günlük tüketmeniz gereken besinleri iftar, sahur ve orta öğünde tüketirseniz kâfi olacaktır.” bilgisini verdi.
???????Hekimevi Bahçesi’nde düzenlenen aktiflikte konuşan Atabey, ramazanda beslenme tertibinin değiştiğini belirterek, sağlıklı beslenmek için unsurların değişmemesi gerektiğini vurguladı.
Sağlıklı beslenme kurallarına dikkat edilmesini isteyen Atabey, “Bir anda fazlaca fazla yemek, epeyce süratli yemek, bol su içmek ya da az su içmek epey fazla apansız yemek üzere sorunlar birtakım sindirim problemleri ve hazımsızlık sıkıntılarını birlikteinde getirebilir” diye konuştu.
İFTARI AÇTIKTAN daha sonra 15 DAKİKA ORTA VERİN
İftarda evvela bir bardak suyla iftarı açtıktan daha sonra bir hurma ya da bir zeytin yemenin hayli yeterli bir seçenek olacağının altını çizen Atabey, bu ortada kan şekerinin de dengeleneceğini, daha sonrasında hayli baharatlı olmayan bir çorbayla iftara devam edilmesinin uygun bir tercih olacağını söylemiş oldu.
Çorbanın midede yumuşak bir geçiş sağlayarak, hazımsızlığı önleyeceğini belirten Atabey, konuşmasını şöyleki sürdürdü:
“Hurma, su ve çorbadan daha sonra dikkat etmenizi istediğimiz bir nokta var ki o da 15 dakikalık bir mola vermek. Kan şekerinizin fazlaca ani yükselmesini önlemek birtakım sıhhat sorunlarından kaçınmak ismine çorbanızı içtikten daha sonra yaklaşık bir 10-15 dakikalık orta vermenizi rica ediyoruz. daha sonrasında da tüm gün süren 15-16 saatlik açlığın üzerine de gerekli olan protein muhtaçlığımızı karşılayacağız iftarın ikinci kısmında aslında.
Et yemeği olabilir ya da bir zerzevat yemeği, yanında yoğurt tercih edilebilir. Protein açısından zenginleştirmek hedefiyle, bir kuru bakla yemeği olabilir. Zerzevat yemeği tercih edecekseniz yanında kesinlikle yoğurt tüketin. Etli zerzevat yemeği olabilir. İftarımızın ikinci kısımda da aslında bedenimizin muhtaçlık duyduğu kas kaybını önlemek ismine yeterli bir protein kaynağı alacağız ve iftarımızı bu türlü ikiye bölerek tamamlayacağız.”
TATLI HAFTADA 1-2 SEFER
Ramazanda tatlı tüketim ölçüsü konusunda dikkatli olunmasını isteyen Atabey, “Yasak yok lakin tüketim ölçüsüne dikkat edeceğiz. Haftada 1-2 defayı geçmemek kaydıyla sütlü tatlı tüketebiliriz. Az şekerli meyve tatlıları, az şekerli güllaçlar ya da dondurmalar, az şekerli tercih edebiliriz.” dedi.
Tatlının iftardan 1-2 saat daha sonra tüketilmesi gerektiğini vurgulayan Atabey, iftardan daha sonra orta öğünde kuru yemiş, kuru meyve, olağan meyvenin tercih edilebileceğini belirtti.
Yemekten daha sonra yarım saatlik yürüyüşlerin aslında hazımsızlık sorunlarının de kilo alımlarının da önüne geçeceğini anlatan Atabey, “Sıhhat sorununuz yoksa doktorunuza danışarak yürüyüş yapmanızı tavsiye ederiz.” diye konuştu.
Ramazanda 15-16 saatlik açlığın akabinde iftar orta ve sahur biçiminde 3 öğün yapılması gerektiğini vurgulayan Atabey, şunları kaydetti:
“Sahur öğününü asla atlamamız gerekiyor. Sahur öğününde de yapmamız gereken üç kıymetli nokta var hatırlamamız gereken. Tok tutacak yeterli kaliteli bir protein kaynağı, âlâ kaliteli bir karbonhidrat kaynağı, bol posalı tam buğday ekmeği üzere. Yanına da bir daha düzgün kaliteli yağlar. Örneğin fındık fıstık, zeytin üzere şeyler tercih edilebilir.
Şayet sahurda bir yemek tercih ediyorsanız epeyce baharatlı olmayan bir çorba yanında bir zerzevat yemeği, yanında yoğurt ya da ayran güzel bir tercihtir. Sahurda kahvaltı tercih edeceksek de kesinlikle haşlanmış yumurta az tuzlu peynirler yanında 1-2 dilim tam buğday ekmeği ve bir kaç bardak su kâfi olacaktır.
Çok demli çay içmeyiniz. 2-3 bardaktan fazla su içmenize gerek yok. Bu yalnızca böbreklerinizi yormamıza niye olur. Sıvı tüketiminizi iftar ve sahur ortasına yerleştirmeniz gerekir. bir daha sahurda epey baharatlı şeyler tüketmemek sonraki gün susama hissini engelleyecektir.”
‘5 BESİN KÜMESİNİ İHMAL ETMEYİN’
Ramazan boyunca günlük hayatta tüketilmesi gereken et, süt, zerzevat, meyve ve tahıl mamüllerinin tüketilmesine devam edilmesi gerektiğini belirten Atabey, “İftar ile sahur içindeki orta öğünde kesinlikle meyve tüketimine dikkat etmenizi öneririm. Zira günlük posa alımını sağlamazsak ramazanda birtakım kabızlık, sindirim sorunları, hazımsızlık sorunları üzere sorunlarla karşılaşıyoruz.” dedi.
‘EN DÜZGÜN İÇECEK SU’
Ramazan boyunca insan bedeni için günlük alınması gereken 2,5-3 litre sıvı gereksiniminin kesinlikle karşılanmasını isteyen Atabey, en yeterli sıvı tercihinin su olacağını söylemiş oldu. 2,5-3 litrenin tamamını su olarak tüketmek zorunda olunmadığını söz eden Atabey, “Tabi ki sodalar tüketebiliriz, içerisine limon dilimleyebiliriz. Zencefil dilimleyebiliriz. Şayet seviliyorsa taze sıkılmış meyve suları tercih edilebilir. Ayran kefir bir daha güzel tercihlerdendir. Çok şekerli olmayacak biçimde komposto hoşaf olarak tercih edebiliriz” diye konuştu.
‘PORSİYON ÖLÇÜLERİNİ DEĞİŞTİRMEYİN’
Ramazan boyunca sağlıklı beslenmenin temel unsurlarının asla değişmeyeceğini belirten Atabey, emelin kilo almak ya da vermek olmadığını belirterek, kilo denetimini sağlamanın kâfi olacağını kaydetti. Atabey, “Porsiyonlarınızı artırmanız ya da azaltmanıza gerek yok. Günlük tüketmeniz gereken besinleri iftar, sahur ve orta öğünde tüketirseniz kâfi olacaktır.” bilgisini verdi.